
Beşiktaş-Vikingur maçını izlemek için indiğim kasaba meydanındaki kahvede yanımdaki boş sandalyeye Cezmi Baskın oturunca o günün piyangosunun bana vurduğunu anladım. Meğer adam hasta Beşiktaşlıymış. Her pozisyonda ayağıyla topa vuruyor, piposunu bir yakıyor bir tazeliyor. Birası, cigarası, Beşiktaş'ı, Bozcaadası... Keyfi yerinde izliyor. Futboldan da anlıyor. Quaresma'nın yer değiştirdiğini, sezon içerisinde de bunu bol bol yapacağını çevresine anlatmaya çalışıyor. Ben de Quaresma'nın arkasında Ekrem'in oynamasının şart olduğunu tespit ediyorum kendimce doğru söylüyorsun kardeş diye onaylıyor. Sonra Neşeli Hayat'taki tiplemesinden konuşuyoruz. "Abi Neşeli Hayat'taki tipleme çok güzeldi" diyorum. Sağol kardeş diyor. Ulan Tuncel Kurtiz mi yoksa bu diye şüpheye düşüyorum. Devre arası film ve dizi setlerinin saatlerini Beşiktaş'a göre ayarladığından bahsediyor. Velhasıl kelam iyi Beşiktaşlıymış.
valla süpermiş..
YanıtlaSilKapalı altta görmüşlüğüm vardır..3 bilemedin 4 yıl kadar önce...
YanıtlaSilçok sevindim.. karikatür gibi adam zaten hastasıyım.. fotoğrafa bakınca "baba akü yok" diyesim geliyor..
YanıtlaSilabi mesela şu ifadenin siyah beyaz kara kalem çalışması gibi t-shirt'ü olsa ben giyerim.. sevdiğimiz sanatçıları seçip yaptırsak mı? zira bizim kartalyuvasından tshirt konusunda bir bok olacağı yok..