3 Nisan 2009 Cuma

Olmuyor Olmuyor: Suadiye: 2 – 12 :Erzincan SK

Gruptaki ikinci maçımıza çıktık. Hüsran oldu yine. Ama bir önceki 9-1 yenildiğimiz karşılaşmadaki kadar ezilmedik. Nasıl olur 10 fark yemişiniz diyenlere cevabım aşağıdadır. Salona vardığımızda maç saatlerinin sarktığını öğrendik. Oturup Yalova-Sakarya maçını izledik. Sakarya bir önceki maç bizi perişan eden takım, Yalova ise söylenenlere göre grubun en güçlüsü. Allah bizi sınıyor sanırım. Böyle bir grup olamaz. Ölüm grubu dedikleri bu olsa gerek. Yalova’da bir 9 numara var. Adı Gökhan “Var mısın Yok musun” da yarışmış bizim çocuklardan bazıları lan bu o falan dedi de öyle haberimiz oldu. Arkadaş, ben çıplak gözle bu kadar bileklerine hakim bir insan evladı seyretmedim. Pendik Kurtköy Spor Salonu yakın bir yer olsa gidin izlerim derim bu adamı. İnanılmaz tek kelimeyle. Ama futsal başka bir oyun, hızlı oynanıyor, basket-futbol karışımı, takım oyunu bol pas trafiği, adam adama ve inanılmaz bir yetenek istiyor. Bizde hepsinden az biraz var ama kondisyon yok tabii. Bu 9 numara Gökhan’a rağmen yenildi Yalova. Sakarya Yalova’ya iteleyince bizde “Ya kardeşim biz de boş takım değiliz bak Sakarya’ya koydu çocuğu” diyip soyunma odamızın yolunu tuttuk. Aramızda hesap yapanlar bile oldu. Şimdi Sakarya 3’te 3 yapsa bizde bu maçı alsak son maç Yalova’yla diye böyle böyle muhabbeti tellendirdik. Hayal kuranı bir kere, kurmayanı bin kere. Sonra Erzincan’ı gördük koridorda. Çoluk çocuk… Gaza geldik, sert oynarız, döve döve alırız… Sahaya çıktık yukarıdaki fotoğrafı çektirdik ilk iş. Ben de oradakilerden biriyim işte. Neyse maç başladı. Deli savunma yapıyoruz. İlk 4 dakika 0-0 geçti. Top onlarda. 90’lı yıllardaki anadolu takımı gibiyiz. Hızlı çıkıcaz gol atıcaz başka yolu yok. Adamlar geliyorlar ama etkili değiller. Orta sahada düşürüyorlar, alıyorum topu, düdüğü beklemeden takımımızın o ana kadarki en golcü ismi 1 golle Berat’a uzatıyorum sola. O da bekletmeden Gürsel’e o da koyuyor çocuğu 1-0 öndeyiz. Yok böyle bir sevinç. İnanıyoruz, koyucaz bunlara diyoruz. Moralleri de bozuluyor rakibin. Önceki maç 9 tane yemiş takım 1-0 önde ve iyi kapanıyorlar. Düşün… Maçta bizim attığımız gol dışında değişik bir şey yok topla oynama 90’a 10J Evirip çeviriyorlar sonunda da buluyorlar golü. 1-1. Kondisyon olmayınca rotasyona gidiyoruz. 2-3-4-5. İlk yarı 5-1 öndeler. Soyunma odasına gidiyoruz. Moraller bozuk tartışıyoruz aramızda hatta. İkinci yarı moralsiziz üstüne yorgun. Rakip farkı daha da açıyor. Sinirleniyoruz basıyoruz yine tekmeyi. İnadına topu kaleden alıp koşarak santraya koyuyorlar. Saniyeler işliyormuş gibi sanki. Al eve götür diyesin geliyor. Ya da vereyim eline ayağını diyorsun. Yapıyorum da terbiyesizliğimi, sonra neden yapıyorum diye sorarken hoca hayvan herif gel kenara diyor. Kulübede tabelaya bakıyorum 10-1 yazıyor. Soruyorum neden girdik futsala diye. Rezil olsak ne olur ki diyorduk ama bu kadarını beklemiyorduk heralde. Takım faulleri doluyor penaltı kazanıyoruz. Berat kardeşim geliyor vuruyor gol oluyor. Çıta yükseltiyoruz 2. golle. Maç bitiyor. Hesap yapan yok ama saçmalayan var. Biz bunlara büyük sahada koyarız diyor. La havle çekiyoruz. Grupta matematiksel şansımız devam ediyor. Son maçı 30-0 alıp Sakarya’nın galibiyetini bekliyoruz.


3 yorum:

mustafa taha dedi ki...

ayaktakiler de sağdan 2. olmayasın -:)

ergin aslan dedi ki...

önemli olan katılmak

Turgay Kaygun dedi ki...

geçin dalganızı bakalım :)
Bazen başarısızlık hikayeleri bile muhteşemdir çok isterdim malubiyetleri paylaşmayı ama kısmet olmadı.