7 Nisan 2009 Salı

Papen Mustafa ve Sezgin

Adımımı nereye atsam orada futbol beni buluyor. Apar topar Konya-G.Antep gezileri çıkınca öğlen 12'de Konya'dan Gaziantep'e otobüsle yola çıktım. 7 saat sürse alırım bir G.Antep tarafı oturur maçı izler ertesi günde işime gücüme bakarım diye düşündüm. Düşündüğümden uzun sürünce yolculuk maça gitme hayalimde suya düştü. Kamil Ocak stadının ışıklarına baka baka kalacağım yere doğru yürümeye başladım. Maçın skorundan haberim yok, çevrede bir Allah'ın kulu yok, soracak kimse yok. Stadyumdan uzaklaşırken stadın ışıklarının sönmeye başladığını görünce bekleyip belki bi Galatasaray otobüsünün fotosunu çekerim de öksüz kalan bloga oradaydım tadında bir yazı attırırım dedim ama bu beklentim de boşa çıktı. Bir tane otobüs göremeden döndüm otele. Galatasaraylı Sezgin ve yanında da iki kaşkollu bir de tanıdık bir sima oturmuşlar uçaklarını bekliyorlar havaalanında. Rötar yapınca uçaklar muhabbet tellendi. Kulak kabartıyorum... Sabri nasıl orta yapamaz bu kadar senedir çalışır da diye tartışıyorlar... Aralarından biri Arif'e ben öğrettim orta yapmayı biliyorsun değil mi diye konuşmaya başlayınca tanıdık simanın kim olduğunu arkadaşla tartışmaya başladık. Kafayı yiyoruz ama bulamıyoruz. Ben öğrettim Fulya'da diyor. Belli ki eski futbolcu. Sonra yanlarına biri daha katılıyor. Sezgin bir türlü çıkaramadığımız kişinin Mustafa Yücedağ olduğunu söylüyor sonradan katılana. O da ismi biliyor ama tiple uyuşmadığı için hangisi diyor. Papen Mustafa da hani 90. dakika da gol atmıştım diye bir maçı anlatıyor. Gaziantep'ten dönerken yaşananlar bunlar. Deplasman dönüşü havaalanında resmen nostalji.

1 yorum:

ich dedi ki...

Papen mustafa, Mustafa Kocabey..

Çok yetenekliydi Mustafa Yücedag, Almanya'da Fenerbahçe'ye 2 gol atmıştı. Şİmdi Hem menejerlik hem de yardımcı hocalık yapıyor. Ama maalesef Papin olamadı Gurbetci Mustafa oldu :)