29 Mayıs 2009 Cuma
Ve Alen Bıraktı
Alemin göz yaşlı Alen tribünü bıraktı. Bende tribündeki kaynağımın yalancısıyım. Beşiktasş tribünlerinde bir devir kapandı. Tribünler efsane bir ismin daha jübilesini yaptı. Çok kez geri dönüldü, söylentiler yalan çıktı ama hiçbir zaman Beşiktaş tribünleri bu kadar karışık, mafyamatik oyunlar içerisinde yer almadı bu sezon olduğu kadar. Kocaeli maçı sonrasında ağzından çıkan Kurtlar Vadisi'ne döndük lafları kendisinin de böyle düşündüğünün açık kanıtı. Çevresi bin kez "Bırak" dedi o dinlemedi. Belki bu kez gerçektir, gerçek olmasını bu satırların yazarı pek istemese de.
26 Mayıs 2009 Salı
İsmail Er ve Badanacılık
İşte spor medyamızın duayeni(!) Beşiktaş yazarları arasında her daim en ayrıcaklı olanı, her başkanın adamı. Haberleri de ayrı bir bomba. Her kelimesi incelenesi. Yazarımsı... Bakın Yıldırım Demirören'i nasıl da yüceltiyor. Utanmasa "3 yaşında ok attı, 5 yaşında ata bindi, cenngaver idi cengaver" yazacak. Takılıyorum böyle haber okuduğum zaman. Kafamı duvarlara vurasım geliyor. Metin aşağıda...
"Başkan Demirören’in prime yüzde 100 zam yaptığını açıklaması odada bulunan herkesi, özellikle de yöneticileri çok şaşırttı. Zira Demirören, konuşmasında da ifade ettiği gibi bu kararı tek başına almıştı. Ama hiçbiri de şikayetçi değildi. Çünkü, başkanın cömertliği zaten dillere destandı ve bu kararı Beşiktaş’ın iyiliği için almıştı."
"Başkan Demirören’in prime yüzde 100 zam yaptığını açıklaması odada bulunan herkesi, özellikle de yöneticileri çok şaşırttı. Zira Demirören, konuşmasında da ifade ettiği gibi bu kararı tek başına almıştı. Ama hiçbiri de şikayetçi değildi. Çünkü, başkanın cömertliği zaten dillere destandı ve bu kararı Beşiktaş’ın iyiliği için almıştı."
22 Mayıs 2009 Cuma
Alanzinho - Serkan Balcı
19 Mayıs 2009 Salı
Hele Bi Otur Soluklan Yeğenim
Feci halde Mustafa Topaloğlu hissiyatı uyandıran Şadan Kalkavan Fenerbahçe'ye başkan olmak için çırpınıyor. Tamam Aziz Yıldırım "artık" duvara toslamış olabilir ama bu derece kuyruğuna teneke bağlanacak düzeye de henüz gelmemiştir. Bu sezon çok kötü tamamlanmış, yanlış transferler yapılmış, gidenlerin yeri bir türlü doldurulamamış, taraftarla ara epey bir açılmıştır alayı doğrudur. Ama şu da bir gerçektir ki Aziz Yıldırım Fenerbahçeliler için efsane başkanlardan biri olarak anılacaktır. Beşiktaş'ın Süleyman Seba sonrasına benzeyecek bir durum Şadan Kalkavan'ın imkansız da olsa kazanmasıyla ortaya çıkabilir. Fenerbahçe Divan Kurulu Üyeleri bu seçimde Aziz Yıldırım'ı seçmek yerine Şadan Kalkavan'ı seçmemek üzerine odaklansa iyi olacak bence.
18 Mayıs 2009 Pazartesi
Şşşşşş
16. haftada 1.5 metre ofsayttan attığı golle Trabzonspor liderlikten olmuştu. O gün bugündür de göremedi bir daha liderlik koltuğunu.. O golü atan isim Sercandı ve çılgınlar gibi seviniyordu o gole..
"Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner" lafının gerçekliğine şahitlik ettik dün akşam. Maçın son dakikasında hakemin yanlış tarafa verdiği faul...Bekir Ozan'ın kalecisine giden topta saçmalaması ve topu elle kesmek suretiyle Gökhan'a daha yakın mesafeden bir şans daha vermesi... Gökhan'ın vuruşuında Keçeli'nin kafasından sekip hızlanan topun gol olması..
Hakemin dolaylı olarak -ve ilk Bursa maçında Trabzonspor aleyhine kadar olmasa da- son dakikada sonuca etki ettiği bir gerçek. (Alanzinho'nun 81. dakikada penaltısını da es geçtiğini belirtmekte fayda var bu arada) Peki buna maç sonunda en çok itiraz eden kim? 1.5 metre ofsayttan attığı golle Trabzonspor'u liderlikten indiren Sercan Yıldırım..
Egemen Abine kulak ver Sercan; Şşşşşşşşşşşş!..
El?
Beklediğimizden kolay geçti. İlk dakikalarda bulduğumuz gol olmasa zorlanabilirdik. İlk golümüzde el yok diyorlar. Bana var gibi geliyor. Erman Toroğlu da el yok diyor çarpma diyor. Saçmalıyor bence. Forzabesiktas'tan beklentim bu pozisyon için giriş sayfasına birşeyler yapmalı. Eski Çarşı olsa yapardı ama şimdi başarı için her yol mübah... Trabzon'a iş için gidince Ankara yolculuğu da yalan oldu. Dün Trabzon gol attığında şehir yankılandı. Sabaha kadar tırlarla kutlama yapıldı. Neyin kutlamasıysa.
16 Mayıs 2009 Cumartesi
Aralarındaki 6 fark
- Baykal sağ ayağıyla. Erdoğan sol ayağıyla vurmayı tercih ediyor. İcraatları da öyle zaten. Biri sağı kendine çekmeye, diğeri solu kendine çekmeye uğraşıyor.
- Erdoğan ayak içi tercih ederken, Baykal ayağının üstüyle burun karışık vuruyor.
- Erdoğan vurduktan sonra ayağını havaya kaldırarak duruma ne kadar haiz olduğunu gösterirken, Baykal topu kalçadan çıkararak benden gitsin de nereye giderse gitsin diyor.
- Baykal topa vurmak zorunda kalmış bir ifadeyle, Erdoğan ise anın tadını çıkarıyor.
- Tüm gözler Baykal'da olduğu için stresli, Erdoğan'ın hareketi önemsenmiyor.
- Baykal sahil kesimine, Erdoğan İngilizlere yaranmak için vuruyor.
Teneke Kupası
Fenerbahçe 27 senedir alamıyormuş kupayı. Alamadıkları kupa ne? Eski adıyla Türkiye Kupası yeni adıyla Fortis. Çok önemli bir kupa mıdır bu? Bence sadece prestij kupası. Saçma sapan tarafları da var. Gruplarda oynadığınız takımla sonraki turda da karşılaşıyorsunuz mesela. Bunun dışında FA Cup, Coppa Italia, DFB Pokal, Copa Del Rey gibi bir tarihi önemi de yok. Geleneksel bir tarafını bir türlü oturtamamış, sürekli bu kupanın kıçıyla başıyla oynamışız bu da yetmemiş halk arasında teneke kupası diye .aşşak geçmişiz. Şimdi Fenerbahçe cephesinde bu kupa alınamadı diye kıyametler koparılıyor. Sen bütün seneyi, bu kupayı alarak temizleyeceğini sanıyorsan yanılıyorsun zaten. Beşiktaş son 4 sezonun 3'ünde bu kupayı almış ama Yıldırım Demirören'e sorsanız bu 4 sene hayatının en acı dolu seneleri olarak hafızasına işlemiştir. Demem o ki bu kupa altı üstü prestij kupası. Kazansan da kaybetsen de çok önemi yok. En güzeli lig şampiyonluğudur. Koparacaksanız fırtınayı lig gitti diye koparın. Beşiktaş tarafında ise kadehler havaya kalkmış. Zafer sarhoşluğu hakim. Bakalım Ankara'da ne yapacaklar. Galatasaray maçından daha zor bir maç bu. Galatasaray'ı evinde yener mi o da soru işareti ama Ankaragücü maçı çok daha zor geçecek.
13 Mayıs 2009 Çarşamba
İlkel Futbol Oyunu
Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü'nde şenlik haftası. Bizde iş nedeniyle orada olunca ulan bir yerlerden dahil olsak şu öğrencilerin zevklerine dedik. Adamlar Marlboro'ya halka atıyor. Bardaklara pinppon topu sokmaya çalışıp ayıcık kazanmak için yırtınıyorlar. Ama en ilginci yukarıda gördüğünüz ilkel futbol oyunu. Müşterisi de inanılmaz fazla. Ulan ne kolay be sokarım ben bu topu kaleye diyenler geçiyorlar başına vuruyorlar yamuk topa. Her gelen 5 kişiden 1'i 2'de 2 yapabiliyor. 2'de 2 yapınca ne oluyor? Verdiğiniz paranın iki katını alıyorsunuz. 2'de 2 yapmak için 2,5 TL veriyorsun dayıya. Adamın koyduğu para 1 saatlik gözlemim sonrasında 150 lira. Hangimiz saatte 150 TL kazanıyoruz? Helal olsun... Türk insanının futbol aşkından feci faydalanıyorlar:) Benim anlamadığım bu kumara izin veren okul yönetimi. Koca Marmara Üniversitesi şenliklerinde durum bu.
11 Mayıs 2009 Pazartesi
Bank Asya'dan Düşenler, Çıkanlar...
Ligin dibi üstünden daha çok etkiledi beni. Malatyaspor artık 2. lig takımı. Bir zamanların flaş takımı 20 sene öncesine döndü. Geri gelmeleri uzun seneler alabilir. Düşmek kolay çıkmak zor ne de olsa. Geçen sene Adanademirspor'a Konya'da finallerde çelme takan ve bir mucizeyi gerçekleştiren Güngören Belediyespor, iyi sonuçlar almasına, Bank Asya meraklısı iddiacılara sezon boyunca kupon yırttırmasına rağmen sondan birinci olmaktan yırtamadı. İşte filmin en acıklı sahnesi. Koca Sakaryaspor dibe sürüklenişini durduramadı. Sezonun ikinci yarısı müthiş bir performans sergileyen Sakarya efsanesi kendini kurtaracak puanları toplayamadı ne yazık ki. Belalısı bir üstten düşerken onlarda tutunamayanlardan oldu. Sakarya düşmese futbolseverler yine üzüleceklerdi. Samsun da Türk futbolunun efsane takımlarından biri ne de olsa. Aynı puanı almalarına rağmen onlar yapıştılar Bank Asya'ya. Sinan Engin ve şürekasının takımı Giresunspor ise parayla saadet olur olmaz mı test etti ve gördü. Onlar da zor yırttılar bu sene. Karadeniz takımları direkten döndü desek yalan olmaz. Gaziantep BŞB ise Suat Kaya'yı bıraktığından bu yana yalan bu alemde. Aklını kaybetmiş deliler gibi dolaştılar amaçsız. Puan durumundaki konumları bu senenin kendileri için ne kadar anlamsız olduğunu yeterince anlatıyor. Bir başka haya kırıklığı ise burnumuzun dibindeki Kartalspor'dan geldi. Gelecek vaadeden hocası Mehmet Altıparmak bir Kartal klasiğine daha imza attı. Sezona hep iyi başlayan Kartal isim abisi gibi uzun yıllardır sonunu getiremeyenlerden. Oldum olası sevemediğim niye var diye sorduğum takımlardan Kayseri'nin Erciyes'i de ligin gereksizlerinden. Kayseri varken Erciyes niye? Hep oralarda gezinsinler... Hatta düşsünler kimin umurunda. Sezon sonunda direkten dönen Karadeniz'in gururu Orduspor var üstlerinde. Sezonun en çok deplasmanda desteklenen takımlarından Orduspor önümüzdeki sezon ilk 6 içerisindeki bankolarımdan. Hemen üstlerinde sezon boyunca kovaladıkları playoff u kaçıran Rize var. Uzun süredir lige hasret bu takımın Metin Diyadin'e rağmen çıkamaması bir soru işareti. Metin Diyadin ilk kez taşıyamadı bir üste. Adanaspor'da Süper Lig'e aç. Adana'nın özlemi devam ediyor. Şimdilik tek umut Adanaspor. Demirspor'un en az iki sezona daha ihtiyacı var. Kılpayı kaçırdıkları Play off şansını seneye yakalayacaklarını düşünüyorum. Seneye ilk 6'da olacak ikinci takımım Adanaspor. Uzun yıllar önce dramatik bir şekilde düştükleri Süper Lig'e bu sene oldukça yaklaşan Karabükspor'un umutları yine önümüzdeki senelere kaldı. Seneye bu başarıyı yakalarlar mı? Zor gibi gözüküyor. Kadroları bu sezon yapabileceğinin en iyisine imza attı diyebiliriz. İlk 6'da Karşıyaka ve Altay favorilerim. İkisinden biri gelsin artık. Karşıyaka taraftarı için Altay İzmir aşkına gelsin. Rakipleri ise zerre sevmediğim Kasımpaşa. Semt takımı olmasına rağmen maçlarını semti yerine Olimpiyat Stadı'nda oynayarak hayal kırıklığı yarattıkları sezonu düşününce insanın yeniden boş tribünler göresi gelmiyor. Boluspor ise Ali Sami Yen'de gördüğüm çekirdekçi taraftarı nedeniyle gelmesin. Eskiler sempati duyar Bolu'ya mutlaka. Gelmesinler bu sene de. 1. ve 2. için birşey söylemeye gerek yok. Onlar geldiler artık. Manisaspor'un 9 numaralı forveti lige renk getirir. Peşin peşin söylemek lazım.
Bi Sakin...
Şampiyonluk kutlamaları için hazırlıklar başlasın demiş Mustafa Denizli. Sivasspor yalnızca iki puan arkamızda. Trabzonspor ise 3. Önünde Fenerbahçe Kupa finali, Ankaragücü gibi kümede kalma savaşı veren bir takımla maçın var. Bunları da geçtim bir derbin var. Hal böyleyken hazırlayın bayrakları demek doğru olmamış. Gönlümüzden geçen şampiyon adayı aynı ama bir de gerçekler var. Ben hala Beşiktaş'ın şampiyon olacağına inanamıyorum. Önümüzdeki haftalara bakınca Sivasspor ile şansları eşit gibi. Erken havaya girmesek iyi olacak.
10 Mayıs 2009 Pazar
Deplasman 41
Bakmayın "Deplasman" dediğime.. Ev sahibi gibiydik. Uzun süre sonra ilk kez bu kadar kalabalıktık deplasmanda.. Tüm Kale arkasını bize vermişti Kocaeli Yönetimi.
O da yetmedi bize, bilet bulamayıp Kocaeli tribünlerine giden Trabzonsporlular da akın akın geldiler bizim tribüne ve gerçekten sığmadık.. Fotoğrafta da kafile halinde Kocaeli tribününden bizim tribüne gelen Trabzonspor taraftarını görüyorsunuz. Bunun gibi 4-5 grup geçti bizim tribüne Kocaeli tarafından. Gelenlerle karşılıklı Bordo-mavi yapmamız da ayrı bir güzeldi.
Taraftar geçişleri bittikten sonra tribün resimdeki şekli hali aldı ve maç için herşey hazırdı. Maça çok iyi başlamadı Trabzonspor. Maçı beraber izlediğim KTÜ'deki okuyup bu sene hemen her maça giden Osman'ın "gündüz oynayamıyor bu takım" cümlesini doğrularcasına stadın ışıklandırmaları yandıktan 2 dakika sonra Gökhan ortaladı Umut attı. Birkaç dakika sonra aynı pozisyonda Umut kaçırdı. İlk yarının son dakikasında bu kez Umut verdi, Gökhan attı ve soyunma odasına rahat gittik. Maç içinde Osman'a da söylediğim gibi ilk yarıya önde girmemiz BJK ve Sivas'ı psikolojik olarak rahatsız etmek için çok önemliydi. BJK ilk yarıyı önde kapadı ama Sivas mağluptu. Bu da stattaki coşkuyu arttırdı..
2. yarının başında Umut'un kafasının gol olmasına Murat Hacıoğlu + direk engel olmasa çok rahat maç izleyecektik ama rahat maç izlemek bize haram. Taraftar 61. dakika şovuna hazırlanırken attı golü Kocaeli. ama bu bile 61. dakikanın coşkusunu azalatamadı ve ortaya resimdeki görüntü çıktı.
Kocaeli golden sonra kaybedecek birşeyi olmamasının da etkisiyle saldırmaya başladı. Bu arada Ahmet Özen beklenen Alanzinho değişikliğine bir türlü yapmadı. Yattara da çok istekli bir gününde olmayınca pozisyon bulmakta zorlandıkve çok ciddi pozisyonlar vermesek te tribünde huzursuz olduk. Bu arada stadyum efsanelerine yeni bir ekleme yapan Trabzonspor taraftarının bir elinde meşale bir bayrak Ulubatlı Hasan edasıyla çatıya çıkması ortamı biraz gerse de çok problem olmadı. Sonrasında Alanzinho girdi oyuna. 3-4 kez getirdi; Gökhan,Umut,Yattara bunları harcadı. Sonra Hodri Meydan'ın önünde kısa bir şov yaptılar Yattarayla. Trabzon taraftarının zevkten çıldırdığı dakikalardı bunlar.. Ama asıl çılgınlığı 90+3'te yaşattı bize Alanzinho. O nasıl bir goldür öyle kardeşim.. Uzun yıllar unutulmaz..Ve golden sonraki tribünlere koşuşu.. Sanki şampiyon olmuştuk..
Kocaeli golden sonra kaybedecek birşeyi olmamasının da etkisiyle saldırmaya başladı. Bu arada Ahmet Özen beklenen Alanzinho değişikliğine bir türlü yapmadı. Yattara da çok istekli bir gününde olmayınca pozisyon bulmakta zorlandıkve çok ciddi pozisyonlar vermesek te tribünde huzursuz olduk. Bu arada stadyum efsanelerine yeni bir ekleme yapan Trabzonspor taraftarının bir elinde meşale bir bayrak Ulubatlı Hasan edasıyla çatıya çıkması ortamı biraz gerse de çok problem olmadı. Sonrasında Alanzinho girdi oyuna. 3-4 kez getirdi; Gökhan,Umut,Yattara bunları harcadı. Sonra Hodri Meydan'ın önünde kısa bir şov yaptılar Yattarayla. Trabzon taraftarının zevkten çıldırdığı dakikalardı bunlar.. Ama asıl çılgınlığı 90+3'te yaşattı bize Alanzinho. O nasıl bir goldür öyle kardeşim.. Uzun yıllar unutulmaz..Ve golden sonraki tribünlere koşuşu.. Sanki şampiyon olmuştuk..
Şampiyonluk hala çok zor gözüküyor ama Şampiyonlar Ligi için ümitler arttı. Bakalım son 3 hafta neler gösterecek..
8 Mayıs 2009 Cuma
Onur Ödülümüz Olsa...
Avustralya Futbolcular Birliği yılın futbolcusu adayına Harry Kewell onur ödülü veriyormuş. Bizim Profesyonel Futbolcular Birliğimiz ne iş yapar o da belli değil tabii. Turgay Şeren’in başkanlık yaptığı bir futbolcular birliğine sahip ülkemizde dayanışma olmasını beklemiyoruz ama hiç değilse tabelada değiliz bakın bizim de sembolik bir ödülümüz var diye karşımıza çıksınlar istiyoruz. Kemalettinlerin, Metin Kurtların aforoz edildiği birlikten güç doğar diyenlerin ayağının kaydırıldığı bir ülkede bizim böyle futbolcular birliğine ihtiyacımız var aslında. Bir de hangi oyuncunun adına ödül koyacağımızda tartışmalı. Benim şahsi fikrim Metin Oktay olurdu. Bir sürü isim sayılabilir tabii. Ama yakın tarihimizden böyle bir onur ödülüne adını vereceğimiz bir isim ne yazık ki yok.
Ayakta Alkışlarım (3)
Neden Beşiktaşlıyız? Çünkü...
http://123golyetmez.blogspot.com/2009/05/besiktasl-olunmazms.html
http://123golyetmez.blogspot.com/2009/05/besiktasl-olunmazms.html
5 Mayıs 2009 Salı
Metin Ali Feyyaz Kuşağı
Mediacat tarafından yapılan açıklamada taraftarlar arasında yaş aralıklarına göre hangi takımların daha çok desteklendiği gözler önüne serilmiş. Beşiktaş için harbiden büyük bir mesaj var. Neslimiz tükeniyor...
Yaş Aralığı Yüzde
15-17 %9.38
18-20 % 10.30
21-24 %11.30
25-34 %24.90
35-44 %16
45-54 %15.80
3 Mayıs 2009 Pazar
2 de 1 Hüsran
Fenerbahçe Sivas'ı şampiyon yapmak için elinden geleni yaptı. İyi de yaptı. Başka türlüsünü ne Fenerbahçeliler ne de Beşiktaşlılar isterdi. Hele hele iki başkan papermoon'da laflamışken böylesi güzel oldu. Fenerbahçe hem tribünde hem de sahada kazanan taraftı. Stressiz ayağa pas arkaya koşu... Tribünleri de güzeldi. Kendi sahalarında da görmek isteriz. Beşiktaş ise kısmetsizdi. Bazen basiretiniz bağlanır ya hani, top ayağında durmaz, attığına gitmez. Bi de işin strez kısmı var tabii. Kaldıramıyoruz bu ağırlığı. Ne taraftar ne de takım hazır değil bu olaylara, sonu gelmiyor, getiremiyoruz. Gs yerlerde. Fenerbahçe aynı .okun laciverti. Rakibin Sivas ona da Antep itelemiş yapman gereken Fener'i yenmek onu da yapamıyorsun. Demek ki biz de haketmiyoruz. Bırakalım Sivasspor olsun. Mecnun Odyakmaz bizi şampiyon yapmazlar demişti ama Ernst'in pozisyonunu izledi mi acaba? Adnan Polat'a da kapak olsun bu maç. Tezgahmış. Herkes layığını buldu. Dostu da düşmanı da gördük. Bu sene şampiyon olmuşuz olmamışız hiç önemli değil, bu sezon benim için bitmiştir. Ne heves ne istek, alın ..... kupayı. Gökhan Zan, Serdar Özkan tekme tokat kovulmalı bu takımdan. Delgoda'yı da peşlerine teneke diye takmak lazım.
1 Mayıs 2009 Cuma
1 Mayıs'ı Kutlayanlar Arasında...
NTV'de 1 Mayıs'ı Taksim'den canlı verilen görüntülerle izlerken alana katılan partilerin ve sivil toplum örgütlerinin isimleri sayılıyordu. DİSK, KESK, ÖDP, TKP, ESP, SDP, CHP, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, BEŞİKTAŞ... Görüntüleri yayınlayan kanalın yorumcusu tarafında zikredilen Beşiktaş adı alana Beşiktaş bayrağı ile birlikte katılanlar sayesinde oluyor. Diğer yorumcuların gülüşmeleri arasında sol grupların tamamı ve solcu gençler diye yorumlayarak bitiriyorlar bu görüntüleri.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)