Dün golden sonrasında ve öncesinde tüm tribünler "Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez" diye bağırdı. Ben bağırmadım. Çünkü "Şehitler Öldü Vatan Bölündü"... Kimse buna iştirak etmek zorunda değil benim siyasi görüşümdür.
Her sabah yaptığım gibi bu sabah da Hürriyet Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil'i okumak için bilgisayar başına geçtim. Aynı başlık! Dün içimden geçenler usta bir kalemin elinde kelimelere dökülmüş. Bu bağlamda Almeida'ya teşekkür ederim. Hikaye doğruysa bir taraftarımızın isteğini yerine getirmiş. Güneydoğu'da olanlarla ne kadar ilgilidir bilemem ama bu hareketi bile benim gözümde onu farklı yere taşıdı. Geçen sezonki yazılarımı okuyanlar bilir bazı hallerine ayar oluyordum. Fakat dün geçen seneye göre daha formda gördüm. 9 numara yakışmış. Ayrıca bu ince davranışı beni çok etkiledi. Umarım devam eder.
Penaltı inanılmaz koftiydi bu arada!
Köybaşı ve Holosko klasik sinir bozukluğu.
Guti'nin bir olayını göremedik.
Pektemek ve Egemen umut verdi sağolsunlar.
Kötünün kötüsü bu takıma sidik zoruyla 3 gol beni çok mutlu etmedi ama Allah bereket versin.
Bu arada Kapalı'dan sonra kombine fiyatlarına ve endüstriyel futbola tepki göstererek bu sezon kombineyi Eski Açık'tan aldık. Çok güzel bir koltuk buldum açısı süper. Dürbün almayı düşünüyorum karşı kaleye yapılan ataklar için. Bakalım hayırslısı.
Son dip not: Siyah formayı hiç beğenmedim. Beyaz geçen senekinin aynısı sadece reklam değişik. Umarım diğer iki forma güzel olur da biz de bu sene forma almış oluruz. Bu arada yeni formayı alan çoktu. Milletin Colaturka'dan ne kadar bunalıp nefret ettiğinin bir göstergesi bence. Geçen yıllarda bu kadar yeni forma görmüyordum ilk maçta. Artı Kartal Yuvası'nda arkadaki reklamı nasıl sökeriz formanın üstünden diye hararetli tartışmalar vardı. Sonuç çıkmadı ama ben de çok kastım ama çıkartamıyorum.
Neyse.
Kombine kartımızı besmeleyle soktuk yuvasına girerken, hayırlısı olsun dedik. İnşallah böyle devam eder.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder