Bu sene Eski Açık'ta olduğumdan gollerin hepsi benim kaledeydi. Başlarda hop oturup hop kalktık acaba gol gelir mi diye bekledik ama olmadı. Hocanın çıkarttığı takıma lafımız yok artık zaten. En azından maçtan önce kadronun yarıdan fazlasını tahmin eder hale geldik. Bence bu büyük olay, hele de son yıllardaki istikrarsızlıktan sonra. Tribün formundaydı. Konfetiler havai fişek gösterisine benziyordu gerçekten çok emek verilmiş ve çok güzel oldu. Zamanında 20 büyük torba konfetiyi 2 haftada ancak hazırlayabildiğimiz için dünkü meselenin ne kadar uğraştırıcı olduğunu tahmin edebiliyorum. Gözlerimi alamadım herkesin eline sağlık.
Golü yediğimiz anda içimiz karardı. Çünkü Beşiktaşlıyız. Dertliyiz, alışığız, bunalımdayız. Hemen herkes telefona sarıldı Kiev maçı sorulmaya başlandı. Devre arasına girerken biz yenik Kiev 2-0 önde. Herkes "şeyi tuttuk eleneceğiz galiba" demeye başladı. Ben annemi arıyorum "oğlum içimde sıkıntı var 3-1 yenileceksiniz galiba" diyor. Kadın tüm maçları bildi bu sene. Bu özelliğini bilenler benden gelen haberi duyunca hepten yıkıldılar. Moralleri bozuldu valide dediyse çıkalım bari maçtan diyen oldu.
Neyse ikinci yarı böyle başladı. Eller telefonda Kiev maçından iyi haber beklerken penaltı geldi golü bulduk. Annem 1-3 dediği için bizim ekip sevinemedi doğru dürüst. Pektemek gol demek ve Edu'nun gerçekten harika golü ile maçı 3'e bağlayınca kendime geldim.
Gerçekten böyle mutlulukları nadiren yaşıyoruz. Söyleyecek çok şey yok, Beşiktaş bizi uzun bir aradan sonra gerçekten mutlu etti sağ olsunlar.
Annemin de otoritesi yıkılmış oldu. Biz ne zaman bu tabuyu yıkacağız diyorduk ki en güzel maça denk geldi!!
Ayrıca ikinci golün sevincinde üst sırayla sarmaş dolaş yerlere yuvarlanınca belimde bir iyileşme oldu. Üçüncü de cilası oldu eve koşarak gittim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder