Kadro ideal 11'den kurulu değildi. Kalede Hakan Arıkan. İbrahim Toraman'lı defans 3'lüsü. Kanatlarda Ekrem Dağ ve Ali Tandoğan ortada ise Uğur İnceman Denizli'nin gözüne girmek için fırsat buldular. Doğruyu söylemek gerekirse Uğur ve İbrahim Toraman dışındaki 3 isim bu takımın oyuncusu olmadıklarını belli ettiler bu gece. İlk yarıdaki bu kadro alıştığımız ısıramayan Beşiktal görüntüsü verdi. Hızlı oynayamadı. Kanatları kullanamadı. Denizli'nin Ekrem Dağ'ı neden sol kanatta oynattığını ise anlayamadık. Kanatlardaki oyuncuların yerlerinin oyun içerisinde değişmesine alıştığımız için belki de garipsedik. O da garipsemiş olacak ki bindirme yapmaya çekindi ilk dakikalarda sonrasında kanat oyuncusunun yapması gerekenleri de pek yapamadı. O da orta yapamayan kanat oyuncularımızdan biri olacak belli ki. İlk yarı Holosko'nun yakaladığı tek pozisyonla bitti. Antalya ise Beşiktaş kalesine gelemedi. Mehmet Özdilek'in devralacağı takımın forveti dışında iş yapacak oyuncuları yok ve bu haliyle ligde tutunmaları da zor gözüküyor.
İkinci yarıya iki değişiklikle başladı Denizli. Ali Tandoğan çıktı yerine Tello girdi. Uğur'un yerine de Cisse. İkinci yarının başından sonuna dek Beşiktaş baskıyı eksik etmedi rakip kaleden. Kanatları daha etkin kullanmaya başladı. Ekrem Dağ ddefansa yardımcı olup onun boşluğunu ilk yarıda her topu ezip rezil eden Serdar Özkan doldurunca baskı daha da arttı. Antalya kapanmasının karşılığını alacak bir alternatif bulamadı. Hiç ama hiç golü düşünmediler. Eninde sonunda kilit açılacaktı ve bu kilit biraz da şansın yardımıyla Cisse'nin iğne deliğinden geçen topuyla oldu. Bundan sonrası ise çok çok rahat geçti. Holosko ve Tello'nun gerçekten oldukça güzel golleriyle farkı 3'e çıkardı. Tello'nun golü tam bir İngiliz golü aslında. Hani şu Lampardvari gollerden. Tribünler ise muhteşemdi. Yeni besteye ara ritimler de eklenmiş. "Bu sene" ve "Fenere" eklemeleriyle müthiş bir atmosfer oluştu kapalıda. Galatasaray'ın bestesi hazır buyursun alsınlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder