29 Ekim 2008 Çarşamba

Maradona

Maradona Arjantin Milli Takımını çalıştıracak artık. Çoğuna göre dünyanın gelmiş geçmiş en büyük oyuncusu Maradona, futbolun sevilmesine öncülük edecek kadar… O olmasaydı, belki de futbol bu kadar sevilmeyecekti. Ondan sonra hep Maradona’nın veliahtları çıktı piyasaya. Hep karşılaştırıldığı Pele’ye benim gözümde böyle bir fark attı o. Onun gibi, aynısı, veliahdı… Bunları kim bilir kaç kez okuduk. Futbol alimleri onun gibisi gelmedi diyorlar bu veliahtların sonraki süreçlerine bakınca. Yaş itibariyle nasıl bir oyuncu olduğuyla ilgili ahkam kesemeyeceğim. Onun gibisinin gelip gelmediği ile ilgili şahsi fikrim inanmaktan öteye de geçmez. Herkesin ortak fikrine saygı duymak lazım tabii. Ona sorsanız ondan daha iyi bir isim vardı: Alfredo Di Stefano… Bunun adı mütevazılık tabii. Öylesine efsane ki onu yazmak bile aptallık. Güney Amerika’nın Che ile birlikte simgesi o.
Maradona’nın futbolseverlerin ağzına bıraktığı bu efsaneler günümüz futboluna nasıl yansımış diye düşününce iyi yönde olduğunu söylemek güç. O yok, onun gibisi de yok ve arayış her daim devam ediyor. Onun nasıl oynadığını anlatsa ya biri. 10 numaranın hakkını en çok veren Maradona koşmuyor muydu acaba? Maradona nasıl oynardı? Durup top mu beklerdi? Ya da koşmuyor bu adam diye eleştirenler çıkar mıydı? Bunları bilmiyorum. Ama o gün oynanan futbolda koşması gerekmiyordu. Bu nedenle de futbol artık onun veliahdını bir türlü çıkaramıyor. Artık koşman gerekiyor. Çok çalışman ayı gibi bir orta saha oyuncusu olman lazım. Futbolun inceliklerini, ince bileklerinle yapmana gerek yok belki de. Ve onunla büyümüş bir kuşak ne yazık ki bulamıyor onun gibisini… Ve bu yüzden artık futbolseverlerin milli takımı Arjantin.

Hiç yorum yok: