Fransa yüksek ihtimal çeyrek finale kalacağı bir maça çıkarken, İsveç tribündeki sarı kalabalığa sevinç yaşatmak için sahaya çıktı. Grupta ilk maçlar sonrasında İsveç ile Ukrayna'nın gruptan çıkmak için daha çok şansları olduğunu düşünmüştüm. Biri havlu atarken, diğeri galibiyet almak zorunda. Fransa tecrübesi ile İngiltere alışılmış İngiliz futbolundan kırıntılarla, Ukrayna ise ev sahibi olmanın avantajıyla mücadele ederken İsveç için iyi futbol oynamak ne yazık ki karşılık bulamadı.
Fransa ile İsveç'i karşılaştırdığımızda kadro farkı ilk göze çarpan şey oluyor. Fakat sahada bu farkı net olarak göremedik. Fransa'da Ribery'nin İsveç'te ise Taivonen uygun durumda değerlendiremedikleri pozisyonlar savunmaların hatalarından kaynaklı bir gol izleyeceğimizin ilk sinyalleriydi. Fransa sağda Debuchy solda Ribery ile tehlike yaratırken İsveç klasik kuzey futbol arkaya uzun ve yüksek toplarla pozisyon aradı. Fransa'nın her türlü beraberlikte çıkma ihtimali olması maçın zevksiz geçmesinin en büyük sebebi. İsveç'in prestij maçı kadar asılması daha da sıkıcılaştırdı. Fransa'nın ne yapıp edip maçı kazanması İspanya ile karşılaşmamak için çok önemli. İspanya İtalya'ya kıyasla hayli zor. Fakat Fransızların bunu gözardı eder oyunu beni çok şaşırttı.
İkinci yarıda hareket getiren isim Wilhemson oldu. Köyün delisi gibi girdi ve 3 dakika içerisinde İsveç'e hareketlilik kazandırdı. Fakat İsveç bu maçta ofsayta düşme rekorunu sanırım kırdı. Her duran top organizasyonları ofsaytla sonuçlandı. Bunda da Fransa'nın gerçekten çizgi halinde ofsayt taktiğini kusursuz yapmaları oldu.
İngiltere'den gelen gol sesi Fransızların kulağına gitmiş olacak ki bu kez daha ofansif oynadıklarını görmeye başladık. İspanya ile oynayacak olmak Fransızların isteyeceği en son şey sanırım.
Wilhemson'un hareketliliği bereketi de beraberinde getirdi. Onun yarattığı dalga İbrahimoviç'in turnuvanın en güzel gollerinden birini atmasını sağladı. İsveç taraftarları ellerinde yer alan bayraklarda Thank u Kiev yazısıyla bol bol ekrana gelmişlerdi. Ukrayna için ikinci golü de aramaya başladı İsveç. Fransa ise Ribery ve Benzema'nın ayaklarından çıkacak maharetlere bel bağlamış. Olur da İspanya'nın karşısına böyle çıkarlarsa Fransa'ya utanç içinde dönebilirler. Bisiklete binen astroloji meraklısı Domenech'ten daha iyi oynatmıyor Fransa'yı Blanc.
Fransa Debuchy'nin kanadından bu kadar zor duruma düşürülmeye tepkisiz kaldı. Hiçbir önlem alınmadı Wilhemson'a. Sadece önlem almamakla kalsalar iyi. Oyunda hakimiyeti de hiç ellerine alamadılar. Fransa'nın bu isteksizliğini İspanya diğer grubun 1.'si olsa anlayacağım hatta ayıplayacağım ama gerçekten hiçbir varlık göstermeden 90 dakikayı tamamladılar. İsveç ise yine ilk golün geldiği sağ taraftan göstere göstere ikinci golü attı.
İspanya'nın Fransa karşısında çok zorlanacağını düşünmüyorum. Boşa vakit kaybı da olabilir. Eğer Blanc takımını bu şekilde sahaya sürerse -isteksiz, sistemsiz- mucizeler beklemeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder