23 Ocak 2010 Cumartesi

Bir Beşiktaşlı Gözüyle Fenerbahçe-Denizli

Teşekkürler Digitürk. Zannediyorum bu hafta tüm takımlar sahaya bu pankartla çıkacaklar. Garip bir ülke burası. Hep asıl kahramanlar geride kalıyor, görmezden geliniyor. Fenerbahçe dün gece kadro genişliği nedir gösterdi dosta düşmana. Beşiktaş'ın kadro genişliği parasıyla rezil olmak anlamında kullanılabilir ancak. Fenerbahçe'nin kadrosu ile Beşiktaş kadrosu arasındaki maliyet farkında uçurumlar yok. Aradaki fark Tabata üstü İsmail Köybaşı kadar.

Tribünlerine göz gezdirdim biraz Fenerbahçe'nin. O hava şartlarında bizim ki kadar dolmuştu. Tribünleri bizim tribünlerin kopyası tabii ki. Karşılıklı tezahüratlarında bir anda desibel yükseltilmesi başka bir yerde karşıma çıkınca o tribünlerin yaratıcılık anlamında rakipleriyle olan yarışlarında beyaz bayrak çektikleri anlamı taşıyor benim için. Hatta içlerinde ıslık çalışlarıyla bir Alen bile bulmak mümkün. Onun ıslığını taklit edip bağırın demek isteyen bir eleman bile mevcut. Onu da geçtim KFY tribünü denen tribün sağlı sollu bağırma işine dahi girişiyor. Bizim kapalının ufak modeli bunlar.

Birşey olmuyor ama. Ne yapsalar ne etseler olmuyor. DNA'larına işlemiş. Denizli dün gece oyunu bence hiç ama hiç çirkinleştirmedi. Yere yatıyorlar kalkmıyorlar, sert oynuyor diye homurdanan tribünler Beşiktaş-İBB arasında geçtiğimiz sezon oynanan maça tanık olsalar sahaya inerlerdi herhalde. Denizli kümeye sloganı ise gecenin kaybedeniydi. Bizim kapalıda Kocaeli kümeye diye bağıran ufak bir grubun susturuluşu geldi aklıma. Herşey benzeyebilir ama tribün aklı asla.

Hiç yorum yok: