Dün Beşiktaş'ı tribünden bu kadar kişi destekledi. Bilet fiyatları 50 TL olunca normal ama işin bir diğer tarafı da yönetim tarafından bilet desteği yapılmamasıymış. İskambil kağıdı gibi dağılıyor tribünümüz gözümde. İnşallah ben abartıyorumdur. Benim bok yememdir bu düşünceler. Zira hayatımda güzel bir yer tutuyor Beşiktaş tribünleri. Dün bu kareyi çekerken Bursaspor'un taraftarı geldi aklıma. Onlar da bu tribüne geldiler sanırım bu kalabalığın 1,5 katı vardı onların ki.
Hafta içi gündüz maçı olmasına rağmen hem de. Ben önceleri içinde olmadığım tribüne hayıflanırdım. Ulan orada olmak vardı şimdi dediğim çok maçı oldu tribünlerimizin, ama uzun süredir dedirtmiyorlar. Sahadaki Beşiktaş için yazacak çok şeyim vardı. Holosko'nun şanssızlığına, Yusuf'tan sol açık yaratan futbol bakışını anlamaya çalışmaya ve 90 dakika izleyebilme yeteneğine, yeteneğime şaşırdım kaldım. Mustafa Denizli Lucescu'dan beri en sevdiğim teknik direktör. Ama şu inadına kuduruyorum. Dün Yusuf kendisini hiç rahatsız etmedi mi diye sormak isterdim. Dünyanın neresinde bu kadar yavaş bir sol kanat oyuncusu var?
İbrahim Kaş'ı da Allah'a havale ediyorum. Maça girmeden anca saçlarını ıslatsın şekil versin. Arkalarını püskül püskül yapsın, saçının üstünü dağıtsın dursun. Maça mı çıkıyorsun, karı kaldırmaya mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder