
Her yılbaşına doğru da bi kaç arkadaşımla hayal kurarız; "Bu sene yeni yıla Kapalı'da girsek keşke" diye. Akşam saat 19:00'dan itibaren açılsa kapılar. Kombinelerimizi gösterip girsek ya da biletli olsa. İçerde hep bildik simalarla maç başlıyor telaşına kapılmadan selamlaşıp hoş beş etsek. Köfte ve sucuk ekmeğin yanı sıra başka çeşitlerle dolu standlar olsa. Tabi ki alkol. En azından bira. Konuk sanatçıya falan da gerek yok. Beşiktaş marşlarıi şarkıları yeter. Dev bir perde ekran kurulsun, geçmiş maçlardan görüntüler yayınlansın ara ara, hani maillerde, facebook'da paylaşımlarda dolanan videolar var ya, onlar gelsin ekrana. Misal "Ben Fenerli değilim" diye ağlayan küçük çocuk, Çok Güzel Hareketler Bunlar'daki Beşiktaş temalı skeçler, Optik için yapılan klip, Alen'in en coşkulu üçlüleri, Ferhat'tan 'Salako', maçlarda çekilen kısa videolar vs vs. Zaten hemen hemen hepsinin arası tezahüratlarla geçecektir. Saatler 00:00'a gelirken yapılan geri sayım ve kuvvetli bir üçlüyle yeni yıla giriş. Peşinden çalan samanyolunda elde açılan atkılarla sağa sola sallanan bir tribün; "Bir şarkısın sen, ömür boyu sürecek... "
1 yorum:
En güzeli allahsızım, evde ailen ile oturmak. Güzelim yemekler ardından içilen biralar ve oynanan oyunlar.
O güzelim gece yılda bir geliyor dışarıda da heba etmeye gerek yok.
Yorum Gönder