14 Aralık 2009 Pazartesi

Bak Şu Kurbağalıderenin İşine!!!

"Kadıköy Şükrü Saraçoğlu Stadı", nam-ı diğer "Fenerbahçe Stadı" Ankaragücü maçından sonra hem Fenerbahçeli hem de Ankaragücülü oyuncular tarafından eleştirilmiş. Eleştiriler stadın beton kısmı ile ilgili değil, stadın zemini konusunda yapılmış.

Çocukluğumuzdan beri stadın bu derdini hep duyarım. Hatta lisedeyken stadın ve dolayısı ile Kurbağalıderenin yanındaki halı sahada maç yapardık. Derenin kötü kokusu ve kurbağaların
sesleri eşliğinde tabi ki...

Arada uzun yıllar geçti. Artık kokuyok bildiğim kadarıyla. En azından eskisi kadar yoğun değil. Islah çalışmalarından sonra koku ve kurbağa sesleri konusunda gelşmeler kaydedilmiş.

Ancak, statla derenin ilişkisi koku ve kurbağa sesleri ile ilgili değil. Stat dere yatağında olduğu için zemin etkileniyor. Stat zeminine sızan dere suları ve oluşan metan gazının etkisi nedeniyle Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın zemini çok kısa sürede bozuluyor. Çimler çürüyor, zemin yumuşuyor ve özellikle yağışlarla birlikte zemin tarlaya dönüyor.

Ayrıca stat yapılırken zeminin güneş alması ile ilgili hesaplamalar iyi yapılmadığından zeminin güneş almayan bölümlerinde bozulma çok daha fazla ve hızlı oluyor.

Şubat 2009'da Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu bir basın toplantısında Ali Koç: "Stadımızdan sorumlu Ömer Temelli`nin de belirttiği gibi son maçımızdan sonra çimler ve zemin yenilenecek. Bazı yerler güneş alıyor. Tüm bölgelerin yeterli havayı almaması var. AZ Alkmaar maçında tüm sahanın altına borular konuluyor ve bu borularla bakımları sağlanıyor. Biz de çok arzu etmiştik, buna benzer bir planımız var. Yeni sezona da yetişebileceğiz." şeklinde konuşmuştu. Şekip Mosturoğlu da : "Suni güneşle ilgili çalışmalarımız var. Saha tam olarak sökülmeden halledebileceğiz. Stadın bulunduğu bölüm dere yatağı. Bu nedenle inanılmaz bir metan gazı sorunu var. Bu durum çimlenmeyi de zorluyor. Orası sentetik ve doğal çim karışımıydı. Ancak suni çim kullanılmayacak. Bunu düşünmüyoruz." diye tamamlamıştı açıklamayı.

Ancak gelinen noktada anlaşılıyor ki ya bahsi geçen önlemler alınmamış ya da alınan önlemler sorunu çözmeye yeterli olmamış.

Amacım eleştirmek ya da bu sorundan yola çıkıp birilerini öne atmak değil. Bu sorun bu statta bu şekilde ortaya çıkarken, Olimpiyat Stadında ulaşım ve rüzgar sorunu, Ali Sami Yen Stadında çıkış kapısı sayısı, maç dağılınca ortaya çıkan trafik sorunu, İnönü Stadında yenileme yapmak istenirken tarihi eserlere verilecek zararlar sorunu gibi farklı şekillerde ortaya çıkıyor. Yeni yapılan Kayserispor'un stadında bile zemin sorunları yaşandı.

Burada söylemek istediğim; ülkemizde birçok alanda yapıldığı gibi statların yapılmasında da bir sürü eksiklik, hata, plansızlık yapıldığı.

Teknolojinin bu kadar geliştiği, her sektörde gelişmelerle birlikte sorunların kısa sürede çözülebildiği bir zamanda koskoca Fenerbahçe'nin stadının Kurbağalıdere'nin insafına kalması düşündürücü.

1 yorum:

koala dedi ki...

Drenajı imkanız o stadın. Altında dere varsa hiçbir teknoloji o drenajı sağlayamaz. En fazla 4-5 maçlık görüntüsel güzellik olur ama zemin faciadır her zaman için.